191A2821.JPG
HABERLERDE

Farklı Makroekonomik Rejimlere Dayanıklılık Oluşturmak

İzin alınarak Top1000funds.com’da yayımlanmıştır. Orijinal makaleye buradan ulaşabilirsiniz.

Investors brace for life after the US dollar
By Darcy Song

ABD dolarının rezerv para birimi olma özelliğini kaybettiği bir dünya artık her geçen gün daha olası görünüyor. Kurumsal yatırımcılar ise portföylerini nasıl inşa ettiklerini temelden değiştirmek zorunda kalabilirler.

Top1000funds.com Güvenli Yatırımcılar Sempozyumu’nda konuşan Bridgewater Associates Portföy Strateji Grubu Başkanı Atul Lele, modern merkantilist ticaret politikalarının, doların dünya rezerv para birimi statüsünü sorguladığını belirtti.

Lele şöyle dedi: “Modern merkantilizm, hükümetlerin kendi egemenliklerini birinci öncelik olarak görmesi, ticaret açıklarını servet transferi olarak değerlendirmesi ve ulusal şampiyonların yeniden ortaya çıkması gerekliliğini savunur. Bunun en son örneklerinden biri ABD’nin uyguladığı tarifelerdir.”

ABD hisse senetleri, MSCI Dünya Endeksi’nin %70’ini oluşturuyor ve bu durumu koruyabilmek için güçlü sermaye girişlerine ihtiyaç duyuyor. Ancak Lele, kısıtlayıcı yeni ticaret politikaları nedeniyle yatırımcıların piyasaya sermaye aktarma konusunda daha isteksiz olabileceğini ifade etti.

Kesin olan bir şey varsa, o da sermayenin ticaretten daha hızlı hareket ettiğidir.” dedi.

“ABD, bu politikaları sürdürdüğü sürece sadece yeni yatırımları çekmekte zorlanmayacak, aynı zamanda mevcut sermayenin de ülkeden çıkışını görebilir.”

Lele ayrıca, dolarizasyon sürecini hızlandıran bir diğer etkenin siyasi çatışmalar olduğuna dikkat çekti:

“ABD’nin Rus varlıklarını müsadere etmesinin ardından, sadece Rusya değil, dünyanın geri kalanı da ABD Hazine tahvillerinden uzaklaşmaya başladı. Bu durum, Çin gibi ülkelerin ABD dolarından altın gibi alternatif varlıklara yönelmesini hızlandırdı.”

Lele sözlerini şöyle sürdürdü: “Soru şu; eğer ABD dolarıyla işlem yapmayacaksak, neyle ticaret yapacağız?”

Önceden Planlama ve Senaryo Yönetimi

CPP Investments Portföy Tasarımı ve İnşaat Başkanı Derek Walker, dolarizasyon etrafında senaryo planlamasının kolay olmadığını belirtti:

“Yürüttüğümüz senaryolar bu riskin bazı unsurlarını kapsıyor, ancak bu süreci sonuna kadar planlamak gerçekten zor.” dedi.

Walker, farklı ekonomik koşullara göre tahsisatlar ve varlık sınıfı ilişkilerini analiz ettiklerini, özellikle yüksek enflasyon ve düşük büyüme ortamlarına odaklandıklarını belirtti.

Öte yandan, Atul Lele, birçok yatırımcının son 10 yıldır süregelen büyüme yanlısı ve düşük enflasyonlu ortamın devam edeceğine dair büyük bir bahis oynadığını ifade etti. Lele’ye göre, portföy esnekliği arayan yatırımcıların farklı makroekonomik rejimlere karşı hazırlıklı olması şart.

“Yatırımcılar, klasik 70/30 global portföy yapısıyla, tarihte yalnızca en iyi %5’lik dilimde görülen getirilerin tekrarlanacağına dair bir bahis yapıyorlar.” dedi.

“Dayanıklılık oluşturmak; öncelikle esnekliğin sizin için ne ifade ettiğini anlamak, ardından olası tüm sonuçları ve zayıf noktalarınızı kabul etmek ve son olarak bu riskleri azaltacak adımları atmaktan geçiyor. İşte bu, zaman içinde getirilerinizi gerçekten şekillendiren unsurdur.”

Panelde ayrıca Singapur’un Temasek şirketinden Makro Strateji Genel Müdürü Man Keung Tang de yer aldı.

Connecting the Dots
Sign up to receive insights and analysis from Bridgewater Associates
You're almost finished.
You will receive an email confirmation shortly.
There's been an error. Please start over and try again.
Connecting the Dots
Sign up to receive insights and analysis from Bridgewater Associates
This website uses cookies. Click here for additional details. By continuing to use this website, you consent to the use of cookies.

Internet Explorer is not supported by this website.

For optimal browsing we recommend using Chrome, Safari, or Firefox.